Dünyanın en pahallı kahvesinin Kopi Luwak olduğunu biliyorduk. Bir süre öncesine kadar geçerli olan bu bilgi artık eskidi. Kopi Luwak, tacını fillere devretti. Dünyanın en pahallı kahvesi fil dışkısından toplanıyor.
Hayvan hakları savunucuları Kopi Luwak’a karşı
Kopi Luwak çılgınlığı on yıldan bu yana dünyayı kasıp kavuruyordu. Kopi Luwak Endonezya’da üretiliyor. Kafeslerde beslenen kedi benzeri hayvanlara durmadan kahve yediriliyor.
Hayvanın vucudunda fermantasyona uğrayan kahve çekirdekleri dışkısından ayıklanıp pazarlanıyor. En lezzetli ve en pahallı kahve diye tanıtılan Kopi Luwak bir süredir hayvan hakları savunucularının hedefindeydi. Nedeni de bu kahveyi üreten hayvanların doğal ortamlarının dışında yaşamaya zorlanmaları.
Yeni yöntemin kahramanı filler!
Kampanya başarılı oldu. Gözden düşen Kopi Luwak’ın yerini bugünlerde yeni bir kahve üretim tekniği aldı. Aslında bu yöntemin diğerinden tek farkı kullanılan hayvanlar.
Bu tekniğe göre Kopi Luwak için kullanılan kedi benzeri hayvanların yerini filler alıyor. Fillere yedirilen kahve çekirdekleri hayvanın sindirim sisteminde doğal yöntemlerle işlendikten sonra yine Kopi Luwak’ta olduğu gibi dışkısından ayıklanıp satılıyor.
Tayland’ın kahvesi
Diğer ülkelerde de benimsenen bu tekniğin ana vatanı Tayland. Tayland’daki bir girişimcinin başlattığı bu teknik, Uzakdoğu ülkelerinde hızla yayılıyor. Filler bu ülkenin geçmişinde olduğu gibi bugün de önemli bir yere sahip. Geçmişte taşımacılık için kullanılan filler bugün ülkeyi ziyaret eden turistleri gezdiriyor.
Doğal fermantasyon
Düne kadar turistik gelirin önemli bir kalemini oluşturan filler artık kahve üretiminde de etkili. Doğal fermantasyon aracı olarak kullanılan fillerden elde edilen kahve bugün dünyanın en prestijli kahvesi olarak pazarlanıyor.
Bu kahveyi elde etmek için kahve çekirdekleri muz ve pirinç kepeği ile karıştırılıp hayvana yem olarak veriliyor. Hayvanın sindirip çıkarttığı karışım daha sonra işçiler tarafından ayıklanıyor ve kahve çekirdekleri toplanıyor. Filin karnındaki enzimler, kahve çekirdeğindeki proteinleri parçalayıp kısmen sindirilmiş çekirdekler filin dışkısından ayıklandığında pürüzsüz bir tat veren kahve çekirdeği elde ediliyor. İşçilere bu işlem için günlük 10 dolara yakın para ödeniyor. Bu rakam diğer alanlarda çalışan işçilerin kazancından iki kat daha fazla…
Fil sahiplerine göre hayvanlar bu işlemden zarar görmüyor. Çünkü kahve çekirdekleri parçalanmadan filin midesine giriyor ve sindirildikten sonra yine bütün olarak dışkısıyla atılıyor. Böylece kahve çekirdeğinin içindeki yağlar dışarı yayılmıyor ve filler kafeinin etkisine maruz kalmıyor.
Tayland’ın sadece bir çiftliğinde üretilen ve Black Ivory Coffee adıyla pazarlanan bu kahvenin üretiminde 27 fil kullanılıyor. Çiftçiler 2017 yılı hasatında bu şekilde 330 kilo kahve üretmeyi planlıyor. Üretim henüz çok yeni olduğundan bu kahvenin satışına başlanmamış. Şubat, Mart aylarında Tayland’la beraber Danimarka’da satılacak bu kahve şimdiden dünya kahve piyasasında satılan en pahallı kahve ünvanını kazandı.
Michelin yıldızlı mekanlara yakışan bu kahveyi test etmek isteyenlerin 1 kilo kahveye 1900 dolar ödemeyi göze alması gerekiyor.
Foto: Taylor Weidman/Bloomberg
